Erdoğan'dan ölüm tehditlerine cevap

  • Ana Sayfa
  • Erdoğan'dan ölüm tehditlerine cevap
Erdoğan'dan ölüm tehditlerine cevap
Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.Abone ol

İNTERNETHABER.COM- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gündeminde Bahçeli ve Kılıçdaroğlu ve Balyoz davası vardı. Kendisini ecelle korkutanlara Erdoğan, "Biz bu yola başımızı, canımızı, ruhumuzu, sadece elimizi değil, bütün bedenimizi koyarak çıktık'' sözleriyle seslendi.

TOKİ'de yolsuzluk iddiasını gündeme getiren ve 'burunlarından fitil fitil getireceğim" diyen Bahçeli'ye, Erdoğan o dönemde çalışan TOKİ çalışanlarının açıklamalarıyla cevap verdi:

"Sabah 11'de işe gelirdik. Kahvaltımızı yapardık. Karanfil Sokak'ta kafelerde zamanımızı geçirirdik. Saat 3'te 4'te de mesai biter evimize giderdik."

CHP liderini halkı tahrik etmekle suçlayan Erdoğan, CHP'nin falcılık peşinde koştuğunu iddia etti.. Balyoz davasına da değinen Erdoğan, herkesi yargı kararlarına saygılı olmaya çağırdı

Erdoğan'ın Gazze dramını anlatırken yine duygusal anlar yaşandı. Bazı milletvekillerinin gözyaşı döktüğü görüldü.

ERDOĞAN VEKİLLERİ BÖYLE AĞLATTI... FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

Başbakan uzunca aradan sonra bir kez daha ölümle ilgili tehditlere değindi, beni ölümle korkutamazsınız mesajı verdi..

Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmaya vatandaşların Mevlit kandilini kutlayarak başladı. Afşin'deki kömür sahasında hayatını kaybeden iki işçiye Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, toprak altında kalanların kurtarılması için her türlü imkanın kullanıldığını söyledi. Sözü ekonomide yaşanan ii gelişmeye getiren Erdoğan şunları söyledi:

miras avukat >ONLAR BORÇLANDI BİZ TEMİZLEDİK

"Ekonomiye ilişkin iki güzel gelişmeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Kasım ayı işsizlik oranı yüzde 11 olarak gerçekleşti. Bu oran yüzde 13.1 düzeyindeydi. IMF'ye olan borcumuz 5.5 milyar dolara gerilemiş durumda. İktidara geldiğimizde borç 23.5 milyar dolardı. Onlar borçlandı biz ise temizleye temizleye buraya geldik."

BİZİM ACELEMİZ VAR

Muhalefetin 8 yıldır 'Aceleniz nedir?' sorusunu sorduğunu hatırlatan Erdoğan, muhalefetin değişimi ve dönüşümü bu soru ile engellemekle eleştirdi. Kendilerinin 'kaynak Erdoğan' demediklerinin altını çizen Başbakan kendilerini ölümle korkutanlara da meydan okudu:

BU YOLA BAŞ KOYDUK

''Bizim acelemiz var, hem de çok acelemiz var. Hiç kimse de çıkıp bizi ecelle korkutmaya kalkmasın. Biz bu yola başımızı, canımızı, ruhumuzu, sadece elimizi değil, bütün bedenimizi koyarak çıktık''

AK Parti olarak kendilerine 2023 vizyonu belirlediklerini, bunu açıkladığında ''muhalefet de anamuhalefet de aynı şekilde 2023'u konuşmaya başlayacak'' dediğini belirten Erdoğan neden acelelerinin olduğunu da iktidarları döneminde yaptıkları hizmetlerle anlattı:

"160 bin derslik, 80 üniversite (8'i yolda) yapıldı. 250 bin konutu sahibine teslim ettik. Milli gelili 3 kat artırdık. Bütün bunlar yapılırken bunları görmediler, göremediler. Bu gayret, bu emek 1960'lı yıllardan itibaren gösterilseydi Türkiye acaba nerede olurdu. Eğer birilerinin acelesi olsaydı, biz bugün 2023'te 2 trilyon dolar değil, 3 trilyon doları konuşur olurduk. Bizim acelemiz var. Binlerce susuz köye ulaştık, yolu olmayan köylere ulaştık. Daha da modern bir şekilde bu yolları tahkim etmek için acelemiz var. İhracatı 500 milyar dolara çıkarmak için acelemiz var. 15 bin yeni bölünmüş yol için, yeni hızlı tren hatları için acelemiz var."

Bahçeli'nin "İktidara geldiğimizde iki şeyi yapacağım. Birincisi TOKİ'nin tüm yaptıklarını inceleyeceğim, diğeri de hükümette görev alan miletvekillerinin mal varlıklarını inceleyip fitil fitil burnundan getireceğim" sözlerine tepki gösteren Erdoğan, TOKİ'nin Bahçeli ve kendi iktidarları dönemindeki farkı anlatarak cevap verdi:

SİZ PİSLEDİNİZ

"Adama sormazlar mı sen kaç tane konut yaptın öncesinde diye? Sayın Bahçeli TOKİ sana bağlıydı, sen ne yaptın onun hesabını ver. Demek ki bir şeyler var. Eğer bu ülkede geçmişte olduğu gibi yolsuzluklar devam etmiş olsaydı, bu bölünmüş yollar, okullar, hastaneler yapılabilir miydi? Tarımda bu teşvikler verilebilir miydi? Siz pislediniz, siz borçlandınız, biz sizin borçlarınızı temizliyoruz. Her zaman söylüyorum, Merkez Bankası 27 milyar dolar döviz rezervine sahipti sizin döneminizde.

İNSAF DİYE BİR KELİME YOK MU?

Şimdi 82 milyar dolara ulaştı. Sizin lügatınızda insaf diye bir kelime yok mu? Sürekli olarak görev zararı diye yutturan Merkez Bankası nasıl bu hale geldi diye sormazlar mı?Bunlar ne bir vizyon ne de proje koyabiliyorlar. İktidara gelince 500 bin konut üreteceğiz diyemezler. Milli geliri 2 trilyon dolara çıkaramazlar. Çünkü onların böyle bir vizyonu yok.

BAHÇELİ'YE KAÇTINIZ ELEŞİRİSİ

Her zaman söylüyorum. Abdestinden şüphesi olanın namazından şüphesi olur. O senin derdin. Aynaya bak öyle gel. Onun için 3.5 yıl iktidarda kalabildin. Mecaliniz kalmadı kaçtınız. Bizi milletimiz görevlendirdi, görevi alacak olan varsa yine millettir. TOKİ 480 bin konut inşa etti.

TOKİ ÇALIŞANLARININ İFADELERİNİ ANLATTI

2003 yılı öncesinde TOKİ'de çalışanlardan biri geçmişte olanları iyi özetliyor: "Sabah 11'de işe gelirdik. Kahvaltımızı yapardık. Karanfil Sokak'ta kafelerde zamanımızı geçirirdik. Saat 3'te 4'te de mesai biter evimize giderdik. TOKİ'nin kapısına kilit vurmuşlardı. Bunların neden acelesi olmadı belli. Bunları zamanında iyi korkutmuşlar çünkü. Biz bu tehditleri çok gördük. Karnımız tok bu tehditlere... Bu tehdit savuran arkadaşa da şu tavsiyede bulunmak istiyorum. Bu tehditleri bırak, yapılanı takdir etmeye bak!"

SADAKA DEVLETİ DEĞİL SOSYAL DEVLET

Sadakayı hali vakti yerindeki insanların yaptığını, ''bir elin verdiğini öbür elin görmediğini'' belirten Erdoğan, devletin yaptığının ise asli görevi olduğunu söyledi. Mümkün olduğunca devletin de bunu göstere göstere yapmaması gerektiğini, valilere de bu telkini yaptıklarını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Yanlışlar, eksikler olabilir ama yapılan budur. Bunu hiçbir zaman sadaka olarak nitelemeye de kimsenin hakkı ve salahiyeti  yoktur. Ama bunların lügatinde, kitabında 'sadaka' diye bir kavram olmadığı için bunlar bunu böyle tanımlayabilirler. Bu kervan yürüyor, fakir fukara, garip gurebayı bulacağız, onlara valilerimiz, kaymakamlarımız vasıtasıyla, Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Fonu'ndan gerekli destekleri vermeye devam edeceğiz. İşte bunlar, bütün bu yapılanları takdir edecekleri yerde, bunlara nasıl bir kılıf uydururuz, bunun gayreti içinde."

MİLLETVEKİLLERİ NEDEN AĞLADI? CHP'YE GÖZLÜK TAVSİYESİ... BALYOZ DAVASI İÇİN NE DEDİ?

[PAGE]

Kategori : POLİTİKA