Milliyet Gazetesi yazarı Güneri Civaoğlu görüştü. Civaoğlu, 2 avukat ve Öcalan'ın medya sözcüsü ile yaptığı görüşmeyle ilgili izlenimlerini ve aldığı bilgileri köşesine taşıdı.
ÖCALAN NİETZSCHE BIYIĞI BIRAKMIŞ
Öcalan'ın İmralı'daki diğer hükümlülerle olan ilişkisini günlük hayatından kısa kesitler anlatan avukatların sözlerini Civaoğlu köşesinda aktardı:
"Avukatlarının her defasında 1 saatle sınırlı görüşmelerde anlattıkları, güncelden satırbaşları olabiliyor.
Gerçi İmralı’da diğer mahkûmlarla günlük sohbetleri oluyor ama bunlar da hair transplant turkey cost dolaylı edinilen bilgiler.
Diğer mahkûmlardan 4’ü PKK’lı, biri ise sol silahlı örgütlerden birinin mensubu.
Hepsinin yaşları 40-50 aralığında. Bu vesileyle Öcalan’ın da 62 yaşında olduğunu belirteyim.
Yıllar görüntüsünü çok değiştirdi mi?
Avukatları “çok da fazla değişmediğini, biraz zayıfladığını, gözlük kullandığını” söylediler. “Bıyıkları da Nietzsche’nin bıyıklarına benzemeye başlamış.”
DAĞA ÇIKAN TÜRBANLI KIZ ORADA BAŞINI AÇIYOR İDDİASI
Meğer Öcalan dine bakışını değiştirmiş ve eski çizgisinden hayli uzak bir görüntü çiziyormuş. Avukatların Dağa çıkan türbanlı kız iddiası son derece şaşırtıcı:
“Dine yönelmesi yok, dini arayış yok, dine yüklediği anlamlar var, İslam’da reformu savunuyor, dinin afyon etkisi yarattığını değil, kitleleri motive ettiği ve Türk solunun din konusunda stratejik hata yaptığı görüşünde” cevabını aldım.
Eski “keskin” söylemini hatırlıyorum.
Uçurum çizmiyor artık...
Avukatları “dağa türbanla çıkan genç kızların orada 1 ay sonra türbansız döndüklerini” söylüyor. Onlara göre “dağda aşırı sekülerlik var.”
HİZBULLAH KAYGISI
Avukatlar bölücübaşının en büyük kaygılarını ise Civaoğlu'na şöyle sıraladı:
“Hizbullah’ın gene PKK’yı kırmak için kullanılacağı” kaygısını dile getirdiler.
“50 bin kişilik paralı ordu. Sözleşmeli askerleri de bize karşı mı kullanacaklar” diye bir kuşkuyu da yansıttılar.
Ve sorusu şuymuş: “Bu nasıl açılım?”
Öcalan’ın AKP iktidarı için bu nedenlerle de kafasında cevaplayamadığı soru işaretlerine vurgu yaptılar.
Peki, “Öcalan’ın kişisel beklentileri?”
Cevap: “Yok... Sorumluluk hissediyor ve sorunu çözmek istiyor.”
Öcalan’ın mutlak olanak sözü geçer mi? Karayılan’ın New York Times’a verdiği demeç bunu yansıtmıyor.
Avukatları “Karayılan’ın sözlerinin yanlış algılandığını, coğrafi mesafelerin işaret edilmiş olabileceğini” anlatan bir izah getirdiler.
Ya DTK’da tartışılan son taslak? Öcalan bu taslağı eleştirmiş “hassasiyetleri gözetmek gerektiğini” söylemiş. “Yeni bir Kürt devleti çözüm olmaz, sorunları çoğaltır” demiş."
Kategori : GÜNCEL